- Web Sitesi: www.islamhouse.com
- Telefon: 2147483647
-
Başlık: موقع دار الإسلام على شبكة الإنترنت.
المملكة العربية السعودية، الرياض، حي الربوة، شارع الأربعين، بجوار شركة الراجحي المصرفية للاستثمار.
Ülke:
- Tarih
- Ziyeretçi sayısı
- Alfabetik sıra
- Sunum:
Bu makalede tevessülün sözlük ve terim anlamını, câiz olan ve câiz olmayan tevessül çeşitlerini detaylı bir şekilde bulacaksınız.
Gazze’de zulme uğrayan kardeşlerimizle dayanışmak ve orada katledilen müslüman kardeşlerimizin şehitler olduklarını Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-’in hadislerinden derlediğim bu hadislerle müjdelemek istedim.Allahım! Onları şehitler olarak kabul et. Amin...
Bu kitapçıkta âyet ve hadisler ışığında cennete girmenin yolları
İslâm, kâmil dîndir. İnsanın bütün hayatını düzenlemiş, ona faydalı olan şeyleri emretmiş, zararlı olan şeyleri de yasaklamıştır.Yemesinden, içmesinden ve uykusundan önce ile uykusundan uyandıktan sonra, mukimlik, yolculuk ve diğer hallerinde, hem kendisi, hem de başkasıyla ilgili birtakım âdâbı meşrû kılmıştır.
Bu konudaki hedemiz; Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-’den kutlaması hakkında sahih bir nakil sabit olmayan ve genellikle İslâm âleminde, özellikle de ülkemizde kutlanan bazı kandil geceleri hakkında müslümanları uyandırmaktır.
Yazar, bu kitapta okurlarına Şeyhulislâm İbn-i Teymiyye’yi en güzel bir şekilde tanıtmaktadır.
İmam Ahmed'in Ehli Sünnetin Esasları kitabı, büyük önemi vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Bu makale, değerli âlim Abdulaziz b. Abdullah b. Baz'ın Ramazan ayı münasebetiyle İslâm ümmetine bir nasihatıdır.
Dilin tehlikesi büyüktür.Dilin tehlikesinden sakınmanın zor olması ve bu hataya düşmenin kolay olması gibi kötü sonuçlarından dolayı dilin tehlikesinden sakınmak ve onu hayırdan başka şeylerde kullanmamak gerektiği konusunda pek çok delil gelmiştir. Bunun içindir ki Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- insanları en çok cehenneme sokan şeyin, insanın dili olduğunu haber vermiştir.
Şer’î ilmin, dîndeki yeri çok büyüktür. Allah Teâlâ müslümanları dînî ilmi öğrenmeye teşvik ederek onlardan bunu istemiş ve ilim ehlini, başkalarından üstün tutmuştur.İlim öğrenip Allah’ı gereği gibi tanımak, emir ve yasaklarını bilmek ve dîni ayakta tutmak gibi sebeplerden dolayı, Allah Teâlâ ilim öğrenmeyi kendisinin rızâsına yaklaştıran en fazîletli amellerden ve cennete girmenin en büyük sebeplerinden birisi kılmıştır.Bunun içindir ki âlimler, nebilerin vârisleridir. Dolayısıyla dînî ilmi insanlara mîras olarak bırakan nebilerdir. Nebilerin mîrası olan bu ilmi alan, onlara vâris olur. Allah Teâlâ bir kula iyilik dilerse, ona dîninin emirlerini öğrenmenin yollarını kolaylaştırır.
Takva: Allah’tan bir nur üzere, O’nun taati ile amel etmen, Allah’ın sevabını ümid etmen, Allah’tan bir nur üzere Allah’a isyanı terk etmen, Allah’ın cezalandırmasından korkmandır.”
Bu makale, bazı hacıların hac sırasında yaptıkları hataları açıklamaktadır.Örneğinİ İhram sırasında, Mescid-i Haram’a girerken, Arafat’ta vakfeye dururken, Müzdelife’de gecelerken, cemrelere taş atarken ve Vedâ tavafı gibi...
İnsanlara dînleriyle ilgili şeyleri öğretmek ve onları iyiliğe dâvet etmek, Allah Teâlâ’nın kendilerini onun için gönderdiği nebilerin bir amelidir.Bu amel en büyük görevdir.Allah Teâlâ, bu görev için insanların en fazîletlisini seçmiştir.Bunun içindir ki Allah Teâlâ, insanlara dînlerini öğretmek ve onları iyiliğe yöneltmek için nebilerin yolunda yürümede bir kimseyi muvaffak kılarsa, hiç şüphe yok ki o kimse, ilmin yayılması ve iyiliğin emredilmesi ve kötülükten alıkonulması gibi yeryüzünde iyiliğin meydana gelmesine ve Allah Teâlâ’nın insanlar üzerindeki huccetini ikâme etmesine vesîle olduğu için büyük bir iyiliğe nâil olmuş olur.
İslâm, kâmil dîndir. İnsanın bütün hayatını düzenlemiş, ona faydalı olan şeyleri emretmiş, zararlı olan şeyleri de yasaklamıştır.Yemesinden, içmesinden ve uykusundan önce ile uykusundan uyandıktan sonra, mukimlik, yolculuk ve diğer hallerinde, hem kendisi, hem de başkasıyla ilgili birtakım âdâbı meşrû kılmıştır.
Allah Teâlâ,Kur'an ve sünnete uymayı emretmiştir. Çünkü Kur'an ve sünnetin kendisi korunmuştur, her ikisine uyan kimseyi de sapıklığa düşmekten korur.Allah Teâlâ, başka bir insanın sözünün aksine, sözünde Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'i korumuştur.
Bu broşür, Arafat dağının hakikati ve bazı hacıların Arafat dağını ziyâret ederken içine düştükleri hatalardan bahsetmektedir.
Rasûlullah –salllahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: "Atalarınız üzerine yemin etmeyin. Allah adına yemin eden de doğruyu söylesin ve yeminini tutsun. Kendisine yemin edilen kimse, yemin edene inansın.Bu hükme rıza göstermeyen Allah’tan uzaktır."
Bu makalede, İmam Nevevî'nin "el-Mecmû'" adlı kitabında hac veya başka bir amaçla yolculuk âdâbından zikretmiş olduğu 62 âdâbtan 26 tanesi kısaca zikredilmiştir.
Allah Teâlâ’nın mülkün sahibi, onda dilediği gibi tasarrufta bulunma hakkına sahip olduğu, O’nun izni olmadan kâinatta hiç kimsenin bir şey yapamayacağı, yaratılmışların kontrolünün O’nun elinde olduğu, dilediği şeyin olacağı ve dilemediği şeyin olmayacağı, Rabbine îmân eden müslüman bir kulun nefsine ve kalbine yerleşirse, bu takdirde o kimse, insanlara bel bağlayan bütün bağları koparır ve yalnızca Allah Teâlâ’ya tevekkül eder.
İnsanların toplandıkları ve orada konuştukları meclisleri olması gerekir. Bu meclislerin en hayırlısı ise, Allah -azze ve celle-’nin adının anıldığı meclisleridir. Allah Teâlâ’nın adı anılmayan ve elçisi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-’e salât getirilmeyen meclisler, yerilmiş ve çirkin görülmüş meclislerdir. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu meclislerden uyarmış ve vakitlerini faydasız şeylerle geçirdikleri için bu meclislerin kıyâmet günü sahipleri için bir pişmanlık ve noksanlık olacağını haber vermiştir.Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, Allah Teâlâ’nın adı anılmayan bu meclislerin nasihat için yumuşamayan ve hatırlatmaya da yanaşmayan kalplerin katılaşmasına sebep olacağını haber vermiştir.
Önceki | Sonraki |