Yeni makaleler
Bu makale, "Sünnetler ve Şer’î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup " Zilhicce’nin ilk on gününün fazîleti ve bu günlerle ilgili birtakım hükümler" ile ilgilidir.
Bu makale, "Sünnetler ve Şer’î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup " İhrama girilen mikat yerleri" ile ilgilidir.
Bu makale, "Sünnetler ve Şer'î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup "Haccın fazileti" ile ilgilidir.
Bu makale, "Sünnetler ve Şer’î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup "Umrenin fazîleti" ile ilgilidir.
Bu makale, "Sünnetler ve Şer’î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup "Hac ile ilgili birtakım hükümler " ile ilgilidir.
Bu makale, "Sünnetler ve Şer'î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup "Haccın farz oluşu" ile ilgilidir.
Cennette Kadınların Halleri:
Bu makale, Âşûrâ günü orucu ile ilgili birtakım önemli hükümleri içermekte, önce tarihi yönden Âşûrâ gününü, sonra da bu günün orucuyla ilgili muhtelif hükümleri zikretmekte, daha sonra da insanların bu günde çıkardıkları bid’atlarla sona ermektedir.
Meleklerin kendilerine istiğfarda bulunduğu kimseler pek çoktur.Bu kitapçıkta, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in sahih hadislerinden bu kimseler beyan edilmektedir.
Hizipçilik ve Allah’a Dâvetçe Olumsuz Etkileri: Bu kitapçıkta hizipçiliğin anlamı, hizipçiliği müslüman cemaat üzerindeki zararları ve hizipçilikten kurtulma yolu açıklanmıştır.
Fâtiha Sûresi, dünya ve âhiret hayatında insanın mutluluğu nasıl gerçekleşir, bunu eksiksiz, mükemmel bir şekilde gözler önüne sermiştir.
Yazar, bu kitapçıkta Lâ ilâhe illallah'ın şartları ile dînden çıkaran hususları açıklamaktadır.
İmam Ahmed'in Ehli Sünnetin Esasları kitabı, büyük önemi vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Tevekkül, en kıymetli kalbî ibâdetlerden birisidir. Tevekkülün anlamı: Kalbin, Allah Teâlâ'ya dayanması ve şer'î sebeplere sarılarak işleri O'na havale etmektir. Allah Teâlâ, tevekkül edenleri övmüş ve onlara güzel bir mükâfat vadetmiştir.
Selâm, müslümanların mübârek bir şiârıdır. Allah Teâlâ, selâmı, müslümanlar için bir esenlik ve müslümanın, müslüman kardeşi üzerindeki haklarından birisi olarak saymıştır. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- de cennete girmenin sebebi olan selâmı yaymayı, müslümanlar arasında sevgi ve muhabbetin yayılmasının sebeplerinden birisi olduğunu haber vermiştir.
İslâm'da selâmın, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in biçimlendirdiği bir şekli vardır. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, Allah Teâlâ'nın, Âdem -aleyhisselâm- ve onun nesli için selâmı meşrû kıldığını haber vermiştir. Selâmın şekli, müslümanın şöyle demesidir: "Esselâmu aleykum ve rahmetullahi ve berakatuh". Bu, en fazîletli olan şeklidir. Eğer bir müslüman, sadece "Esselâmu aleykum" veya "Esselâmu aleykum ve rahmetullah" derse, bu yeterlidir. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, tam şekliyle selâm verenin otuz sevaba nâil olacağını da haber vermiştir.
Cenâze namazının kendine özel, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sünneti ile gelen birtakım hükümleri vardır. Bu hükümler, birden fazla şekilde olmuştur ki, her iki şekilde cenâze namazını kılmak câizdir.
Selâmın, müslümanın gözönünde bulundurması gereken birtakım âdâbı vardır.Bunlardan birisi de, kişinin evine girerken âilesine selâm vermesidir. Çünkü buluşmalarını bu mübârek sünnet ile açmalarında bereket vardır. Yine selâmın âdâbından birisi, çocuklara selâm vermektir. Çünkü çocuklara selâm vermekle onlara karşı alçakgönüllü davranılmış ve böylelikle selâm sünneti onlara öğretilmiş olur.
Selâm, müslümanlar için bir esenliktir.Selâmda, kendisine selâm verilen kimseyi şereflendirme ve ona itibar etme vardır. Bu sebeple onları şereflendirme ve onlara itibar etme olduğundan dolayı kâfirlere ilk önce selâm vermek câiz değildir. Fakat eğer bize selâm verirlerse, onların selâmını alırız (onlara: Ve aleykum, deriz).
Bu broşür,Ci’râne’nin hakikati, Ci’râne mescidi, Ci’râne kuyusu, Ci’râne kabristanı ve bazı hacıların Ci’râne’yi ziyâret ederken içine düştükleri hatalardan bahsetmektedir.