304 Arama sonucu:
-
- Dînin Esası
- Abdullah b. Abdulhamid el-Eseri
- Yazar, bu kitapçıkta Lâ ilâhe illallah'ın şartları ile dînden çıkaran hususları açıklamaktadır.
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 104
-
- Hizipçilik ve Allah’a Dâvetçe Olumsuz Etkileri
- Abdullah b. Abdulhamid el-Eseri
- Hizipçilik ve Allah’a Dâvetçe Olumsuz Etkileri: Bu kitapçıkta hizipçiliğin anlamı, hizipçiliği müslüman cemaat üzerindeki zararları ve hizipçilikten kurtulma yolu açıklanmıştır.
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 69
-
- Mü’min Rabbine kavuşmaya sevinmesi
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Mü’min, ölürken, Rabbinin katındaki nimetlerle müjdelendiğinde O’na kavuşmaya sevinir ve bunun için Allah’a kavuşmayı sever. Nitekim cenâzesi omuzlarda taşınırken Rabbinin rahmetini, lütuf ve ihsanını ümit ettiği için şöyle der: Beni çabuk götürün! Beni çabuk götürün!
- Yayımlamak tarihi: 20 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 62
-
- İlmin Fazîleti
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Şer’î ilmin, dîndeki yeri çok büyüktür. Allah Teâlâ müslümanları dînî ilmi öğrenmeye teşvik ederek onlardan bunu istemiş ve ilim ehlini, başkalarından üstün tutmuştur.İlim öğrenip Allah’ı gereği gibi tanımak, emir ve yasaklarını bilmek ve dîni ayakta tutmak gibi sebeplerden dolayı, Allah Teâlâ ilim öğrenmeyi kendisinin rızâsına yaklaştıran en fazîletli amellerden ve cennete girmenin en büyük sebeplerinden birisi kılmıştır.Bunun içindir ki âlimler, nebilerin vârisleridir. Dolayısıyla dînî ilmi insanlara mîras olarak bırakan nebilerdir. Nebilerin mîrası olan bu ilmi alan, onlara vâris olur. Allah Teâlâ bir kula iyilik dilerse, ona dîninin emirlerini öğrenmenin yollarını kolaylaştırır.
- Yayımlamak tarihi: 26 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 183
-
- Umrenin fazîleti
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Bu makale, "Sünnetler ve Şer’î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup "Umrenin fazîleti" ile ilgilidir.
- Yayımlamak tarihi: 16 Rabi' al-thani 1435 | Ziyeretçi sayısı: 189
-
- Kâhinlere, müneccimlere ve falcılara gitmenin hükmü
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 8 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 36
-
- Muska ve nazarlık takmanın hükmü
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 8 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 130
-
- Riyânın Tehlikeli ve Şirk Oluşu
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 11 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 66
-
- Şirkten sakındırıp korkutmak gerekir
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 17 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 94
-
- Tevhîdin Fazîleti
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 17 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 224
-
- Îmân Esasları
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 17 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 315
-
- Tevbe etmiş birisinin kıssası
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 20 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 289
-
- Tevbenin şartları ve tevbe ile ilgili bazı hükümler
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 20 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 388
-
- Tevbenin gerekliliği ve fazîleti
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Yayımlamak tarihi: 20 Rajab 1435 | Ziyeretçi sayısı: 367
-
- Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’e itaat etmek ve O’nun sözünün dışındaki her sözü terk etmek gerekir
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’e itaat etmek, onun sözünün yanında her sözü terk etmek, onun emir ve yasaklarına teslim olmak; İslâm’ın üzerine binâ olunduğu ikinci kâidenin tâ kendisi olan kelime-i şehâdetin ikinci kısmı "Muhammedun Rasûlullah"ın anlamıdır. Bu sebeple İslâm dîni, iki kâide üzerine kurulmuştur:Yalnızca Allah’a ibâdet edilmesi ve Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’e itaat edilmesidir.Hidâyet ve kurtuluşa ermek, fitnelerden kurtulmak ve cennete girmek için, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’e itaat etmekten başka bir yol yoktur.
- Yayımlamak tarihi: 14 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 149
-
- Ölmek üzere olan kimse ile ilgili hükümler
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Tevhîdin şânı büyüktür. Bunun içindir ki, kelime-i şehâdeti zikrederek hayatını tevhîdi ikrarla sona erdiren kimsenin mükâfâtı; Allah Teâlâ’nın onu cennete girdirmesi olmuştur. Nitekim Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, ölmek üzere olan kimseye, Allah’a hüsn-i zan beslemesini ve rahmetini arzu etmesini emretmiştir.
- Yayımlamak tarihi: 17 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 178
-
- Ölümü hatırlamak ama onu temennî etmemek
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Ölümü ve ölümden sonrasını hatırlamak, nefsi ıslah etme ve onu ileride sâlih amel işleyip dünyaya meyletmemeye teşvik etme konusunda çok etkilidir. Bunun içindir ki Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ölümü çokça hatırlamaya teşvik etmiştir. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- müslümanın, başına gelen belâlardan dolayı ölümü temennî etmesini yasaklardı. Çünkü insan, hayrın, ölümünde mi yoksa hayatında mı olduğunu bilemez. Aksine Allah Teâlâ’dan, kendisi hakkında hayırlı olanı takdir etmesini istemelidir.
- Yayımlamak tarihi: 20 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 87
-
- Dili korumayı (ona sahip olmayı) emretmek
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Dili haramlara düşmekten ve ilgilendirmeyen şeyleri konuşmaktan alıkoymak ve korumakta büyük iyilikler, dünya ve âhirette cehennem azabından kurtuluş vardır. Bunun içindir ki Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- insanları buna teşvik edip yönlendirmiş ve bunun en büyük kurtuluş yollarından birisi olduğunu haber vermiştir.
- Yayımlamak tarihi: 20 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 143
-
- Dilin Tehlikesi
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Dilin tehlikesi büyüktür.Dilin tehlikesinden sakınmanın zor olması ve bu hataya düşmenin kolay olması gibi kötü sonuçlarından dolayı dilin tehlikesinden sakınmak ve onu hayırdan başka şeylerde kullanmamak gerektiği konusunda pek çok delil gelmiştir. Bunun içindir ki Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- insanları en çok cehenneme sokan şeyin, insanın dili olduğunu haber vermiştir.
- Yayımlamak tarihi: 23 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 184
-
- Vakitleri iyi değerlendirmek ve onları fayda vermeyen şeylerle kaybetmemek gerekir
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Vakit, hayatın kendisidir. Her kim, vaktini boşa harcayarak kaybederse, hayatını kaybetmiştir demektir. Âhirette de boşa harcadığı bu vaktinden hesaba çekilecektir. Birçok insan, vakti konusunda aldanıp hüsrana uğramakta, vaktini, dünya ve âhirette kendisine hüsran olarak dönecek şeylerde harcamaktadır.
- Yayımlamak tarihi: 23 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 101
-
- Allah Teâlâ’nın adının anılmadığı meclislerde oturmaktan sakınmak
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- İnsanların toplandıkları ve orada konuştukları meclisleri olması gerekir. Bu meclislerin en hayırlısı ise, Allah -azze ve celle-’nin adının anıldığı meclisleridir. Allah Teâlâ’nın adı anılmayan ve elçisi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-’e salât getirilmeyen meclisler, yerilmiş ve çirkin görülmüş meclislerdir. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu meclislerden uyarmış ve vakitlerini faydasız şeylerle geçirdikleri için bu meclislerin kıyâmet günü sahipleri için bir pişmanlık ve noksanlık olacağını haber vermiştir.Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, Allah Teâlâ’nın adı anılmayan bu meclislerin nasihat için yumuşamayan ve hatırlatmaya da yanaşmayan kalplerin katılaşmasına sebep olacağını haber vermiştir.
- Yayımlamak tarihi: 23 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 136
-
- İnsanlara ilim öğretmenin ve onları iyiliğe dâvet etmenin fazîleti
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- İnsanlara dînleriyle ilgili şeyleri öğretmek ve onları iyiliğe dâvet etmek, Allah Teâlâ’nın kendilerini onun için gönderdiği nebilerin bir amelidir.Bu amel en büyük görevdir.Allah Teâlâ, bu görev için insanların en fazîletlisini seçmiştir.Bunun içindir ki Allah Teâlâ, insanlara dînlerini öğretmek ve onları iyiliğe yöneltmek için nebilerin yolunda yürümede bir kimseyi muvaffak kılarsa, hiç şüphe yok ki o kimse, ilmin yayılması ve iyiliğin emredilmesi ve kötülükten alıkonulması gibi yeryüzünde iyiliğin meydana gelmesine ve Allah Teâlâ’nın insanlar üzerindeki huccetini ikâme etmesine vesîle olduğu için büyük bir iyiliğe nâil olmuş olur.
- Yayımlamak tarihi: 26 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 166
-
- İhlâs ve Niyet
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Niyet, amelin esasıdır.Bunun içindir ki insanın amelinin kabul veya red edilmesi, onu işleyenin niyetine göre değer kazanır. Bu sebeple her kim, bir ameli ihlaslı olarak Allah için işler, onunla âhiret yurdunu elde etmek isterse ve bu ameli Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in sünnetine uygun olursa, ameli ondan kabul olunur.Her kim de Allah’tan başkası adına o ameli işlemeye niyet eder veya amelini ihlaslı olarak yapmayıp o ameline, Allah ile birlikte başkasını ortak koşarsa, ameli red olunur ve o amel (kıyâmet günü) sahibinin başına belâ olur.
- Yayımlamak tarihi: 26 Muharram 1436 | Ziyeretçi sayısı: 238
-
- Kâfirlere ilk önce selâm vermenin haram oluşu
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Selâm, müslümanlar için bir esenliktir.Selâmda, kendisine selâm verilen kimseyi şereflendirme ve ona itibar etme vardır. Bu sebeple onları şereflendirme ve onlara itibar etme olduğundan dolayı kâfirlere ilk önce selâm vermek câiz değildir. Fakat eğer bize selâm verirlerse, onların selâmını alırız (onlara: Ve aleykum, deriz).
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 116
-
- Bazı selâm âdâbı
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Selâmın, müslümanın gözönünde bulundurması gereken birtakım âdâbı vardır.Bunlardan birisi de, kişinin evine girerken âilesine selâm vermesidir. Çünkü buluşmalarını bu mübârek sünnet ile açmalarında bereket vardır. Yine selâmın âdâbından birisi, çocuklara selâm vermektir. Çünkü çocuklara selâm vermekle onlara karşı alçakgönüllü davranılmış ve böylelikle selâm sünneti onlara öğretilmiş olur.
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 125
-
- Cenâze namazı ile ilgili bazı hükümler
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Cenâze namazının kendine özel, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sünneti ile gelen birtakım hükümleri vardır. Bu hükümler, birden fazla şekilde olmuştur ki, her iki şekilde cenâze namazını kılmak câizdir.
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 300
-
- Selâmın Şekli
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- İslâm'da selâmın, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in biçimlendirdiği bir şekli vardır. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, Allah Teâlâ'nın, Âdem -aleyhisselâm- ve onun nesli için selâmı meşrû kıldığını haber vermiştir. Selâmın şekli, müslümanın şöyle demesidir: "Esselâmu aleykum ve rahmetullahi ve berakatuh". Bu, en fazîletli olan şeklidir. Eğer bir müslüman, sadece "Esselâmu aleykum" veya "Esselâmu aleykum ve rahmetullah" derse, bu yeterlidir. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, tam şekliyle selâm verenin otuz sevaba nâil olacağını da haber vermiştir.
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 143
-
- Selâm
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Selâm, müslümanların mübârek bir şiârıdır. Allah Teâlâ, selâmı, müslümanlar için bir esenlik ve müslümanın, müslüman kardeşi üzerindeki haklarından birisi olarak saymıştır. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- de cennete girmenin sebebi olan selâmı yaymayı, müslümanlar arasında sevgi ve muhabbetin yayılmasının sebeplerinden birisi olduğunu haber vermiştir.
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 157
-
- Allah Teâlâ'ya tevekkül etmek
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Tevekkül, en kıymetli kalbî ibâdetlerden birisidir. Tevekkülün anlamı: Kalbin, Allah Teâlâ'ya dayanması ve şer'î sebeplere sarılarak işleri O'na havale etmektir. Allah Teâlâ, tevekkül edenleri övmüş ve onlara güzel bir mükâfat vadetmiştir.
- Yayımlamak tarihi: 19 Rabi' al-awwal 1435 | Ziyeretçi sayısı: 299
-
- Haccın farz oluşu
- Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim
- Bu makale, "Sünnetler ve Şer'î Hükümlerden Günlük Dersler" adlı kitaptan iktibas edilerek hazırlanmış olup "Haccın farz oluşu" ile ilgilidir.
- Yayımlamak tarihi: 16 Rabi' al-thani 1435 | Ziyeretçi sayısı: 117
Önceki | Sonraki |